Benim Hacettepe'm
Güncelleme tarihi: 4 Eki 2022
Şifa Okulu'nun geçtiğimiz iki gün enfes bir Tıpta Öğrenci Kongresi oldu. Hayallerimin ötesindeydi. Mekanımız, karşımızdaki Karadeniz, kahvaltıda fırında pişen poğaçaların leziz kokusu ve birlikte olmak! Kongre arifesinde sadece entellektüel olarak değil her anlamda birlikte çalıştık. Geçtiğimiz sene yaptığımız makale saatleri, yazın geçirilen güzel stajlar, anılar ve birikimler, kongreye dair anılarımız, bu harabe binayı ayağa dikeceğimizi masumca düşlememiz, bunlar zaten rüya gibi: Bir de kongre arifesi oraya gittik ve ellerimizde fırçalar, bezler temizledik. Teşekkürler İmge, Ezgi, Beyza, İbrahim, Burçak. Kongre öncesi yoğun nöbetlerinde aralarda ve akşamlarda gelip destek veren İnci, Sude ve Gökcan'a da çok teşekkürler.
Ve orada ben, benim Hacettepe'mi gördüm.
2005 ile 2011 seneleri arasında soluduğum, içinde yaşadığım evim, evrenim olan Hacettepe, sınıf arkadaşlarımla ve yazın oraya giden öğrencilerimle oradaydı: bizim birlikte tutku ve inançla dönüştürdüğümüz mekanımızdaydı. Durun anlatayım:
Açılışta biz dört güçlü ve mesleğine tutku ile bağlı kadın çıktık sahneye. Bu kadınlardan biri Gözdem, benim sınıf arkadaşım. Sınavlara ve stajlara birlikte girdiğim dostum. Aybegüm ve Kader ile Ordu'da edindiğim canım dostlarım. Biz hepimiz, mesleğe tutku ve ötesinde bir etik aşkla bağlıyız. Boş durmak bizi üzüyor, cebimizde paramızın olması değil amacımız: Şifa. Bunu kimi zaman yaramazca bir coşku ile icra ediyoruz, kimi zamansa kırılarak, üzülerek. Ama hırçın dalgalar çarpsa da yüreklerimizin kıyısına, hastamız iyi oldu mu ne bileyim bizden mutlusu yok. Ve ne yazık ki bu günler buna öyle ihtiyacımız var ki. Mesleğin güncel hali ve ülkemizin, dünyamızın hali bizim bu biricik halimizi daha da önemli hale getiriyor: ancak yürekten gelen tutku ile bağlıysak yapabiliyoruz bu işi: aşkla ve şevkle.
Sonra sevgili Benan, benim en uzun süredir bir şeyler öğrettiğim öğrencim ve arkadaşım Benan, Yozgat'tan gelerek bize Amerika'da Organ Transplantasyon merkezinde geçirdiği yaz stajını anlattı. İnanılmazdı. Sonra Yusuf Tahiri'den Amerika'da hekimlik hakkında görüşlerini dinledik. O, sınıf arkadaşım ve Amerika'da meme radyoloğu olarak çalışıyor. Sonra iyi hekimlik, bilim okur yazarlığı, bilimsel araştırmanın nasıl yapıldığını ve anlatıcılık sanatını konuştuk. Sahneye